Kapatmak için Esc tuşuna basın

Tasarımcıların Duymaktan Nefret Ettiği 10 Söz!

Tasarımcılar genel itibariyle dertli insanlardır. Özellikle kendilerine karşı gösterilen farklı davranış biçimleri canlarını çabucak sıkıverir. Bir tasarımcı olup bu cümleleri duymayan yoktur ama yeniden bir hatırlamakta fayda var :)

1 –  Çok basit bir projem var, fazla zamanını almaz.

Aylarınızı, haftalarınızı gömmeye hazır olun! Müşterilerin grafik tasarımdaki zaman yönetiminden haberdar olmaması başınıza iş açabilir. Onların çok basit diye nitelendirdiği iş, günlerinizi, haftalarınızı yiyebilir.

2 – Önceki tasarımcım berbattı, dosyalarımı bile vermedi!

Koşarak uzaklaşın! Bir tasarımcı müşterisi ile sorun yaşamadığı sürece neden böyle bir şey yapsın ki? Üstelik eski tasarımcısını size kötüleyen müşterinin aynısını sizin için yapmayacağı ne malum?

3 – Bu proje senin için büyük fırsat!

Tercümesi “-Hiç param yok, sen bu işi yap, bak nasıl referans olacak gör!” Sadece fikir olarak ortada olan, bir projenin nasıl bir fırsat oluşturacağı soru işareti. Ya olmaz da emeklerinizi karşılığını alamazsanız?

4- Tasarım fena değil ama, bir de  bizim hanıma, çocuklara bir göstereyim…

(!)

5 – Çok basit bir iş olacak neden bu kadar pahalı?

İşin kolay yada zor olmasından çok, harcanan emek ve mesai daha önemli değil mi?

6 – Benim için bir taslak (Mock-up) oluştur, olursa çalışırız.

Başka bir arzunuz?

7 – Apple gibi sade ve basit bir tasarım istiyorum ama, …..

Ama’dan önce denilenleri unutun!

8 – Tasarımı word’de hazırladığım şu logo üzerine geliştirelim?

:(

9 – Yaratıcı olan sensin, sorunu çözüver!

Tasarımcılar görsel anlamda yaratıcı olsalar da, fonksiyonel veya stratejik anlamda kararlar verip uygulamarı sağlıksız olmaz mı?

10 – Şu tasarımın aynısından istiyoum…

Tasarımı tasarım yapan en önemli unsur özgün olması değil mi yoksa?

Yorumlarınızı ve katkılarınızı beklerim…

 

Kaynak/İlham: PixelBlog

Yorumlar (17)

  • erkan görmezdiyor ki:

    14 Eylül 2012 11:35 am

    Nefret ettiğim 10 söz aynen… Birde şunu derler olmamış, siz sorarsınız olmayan kısım nedir konuşalım çözelim bilmiyorum ya olamamış derler… :)

  • Hasan Aydoğdudiyor ki:

    14 Eylül 2012 11:59 am

    Benim en nefret ettiğim laf ” Ne zaman biter ? ” sorusudur. Bu hayal gücü ile alakalıdır. Yeri gelir 10dk nızı alacak bir renk seçimi yeri gelir tüm gününüzü alır. Diğer sözleri de zaten yazmışsınız :)

  • Emrediyor ki:

    14 Eylül 2012 5:35 pm

    “6 – Benim için bir taslak (Mock-up) oluştur, olursa çalışırız.”
    en çok duyduğum sözlerden biri. hiç taviz göstermem.

  • Rıdvan KABANdiyor ki:

    14 Eylül 2012 11:58 pm

    Her harfi harikaaa bunların hepsi büyük dert çok iyi açıklama olmuş .

  • Demir Ali TOKTAŞdiyor ki:

    17 Eylül 2012 12:11 pm

    Sevgili Hasan Yalçın diyerek başlayayım,

    Bu konu ile ilgili bu makaleyi daha önceleri yazılmış makalelerden daha çok beğendiğimi söyleyebilirim. Kitabınızdaki buna benzer bir makaleyi de eleştirmiştim. Bu yazınızı daha pozitif mesajlar içeren daha iyi açıklanmış bir makale olarak görüyorum. Kısa kısa birkaç başlık karalamak istedim.

    Tasarımcıların Duymaktan Hoşnut Olduğu 10 Söz! başlıklı makalenizi de dört gözle bekliyor olacağımı da belirtmek istiyorum. :) Daha da pozitif olur gibi.

    Tasarımcıların genel olarak yaşadığı sorunların temelinde sanırım iyi bir proje yöneticisi ve ekip ile çalışılamıyor olmasından kaynaklanıyor inancındayım. Rastladığım bazı tasarımcı arkadaşlar mecburen de olsa hem proje yöneticisi, hem yazılım hem iş geliştirme yöneticisi olarak bir proje çıkartmaya çalışıyor olması tasarımcı müşteri ilişkilerini iyice gerginleştirdiğini düşünüyorum. Tasarımcının çalışabileceği bir profil olmalı ve bu profile bağlı kalınmalı. Bu profil kesinlikle bazı vasıf ve uzmanlıklara sahip kişilerden oluşmalı. Genel kanaat olarak tasarımcıların direk müşteri ile çalışmalarını oldukça anlamsız bulmaktayım.

    Gelelim proje yöneticilerine, onlar ise iyi tasarımcılar bulamadığından yakınmaları ise işin ayrı bir hikayesi tabiki. Özellikle bir web projesinde ekip içerisinde yer alan herkesin çok koordine, nerede duracağını, nerede uçacağını biliyor olması gerektiği bilincinde olması gerektiği inancındayım. Buda aslında uzmanlık alanlarına sosyal ilişkilerinde dahil olması gerekliliğini getirmekte.

    İyi bir proje yönetici hangi vasıf ve donanımlara sahip olamalı konusu ayrı bir makale ile anlatılabilecek bir mevzuu olduğundan o konuya hiç girmiyorum.

    Netice olarak tasarımcıların dahil olacağı projeye kesinlikle bir proje yöneticisi ve ekibi ile başlamaları ve proje içerisinde herkesin uzmanlık alanına bağlı ve bağımsız kalması halinde yukarıdaki maddelerde yazılmış olan sözlerin duyulmayacağı veya duyulsa bile rahatsızlık oluşturmayacağını düşünüyorum.

    Diğer makalelerinizi bekliyor olmaktan ve sizleri izlemekten keyif aldığımı da belirterek yorumuma son veriyorum.

  • Sabah Kemal Cansudiyor ki:

    28 Eylül 2012 10:15 pm

    Abi peki tamam

    2 – Önceki tasarımcım berbattı, dosyalarımı bile vermedi!
    Koşarak uzaklaşın! Bir tasarımcı müşterisi ile sorun yaşamadığı sürece neden böyle bir şey yapsın ki? Üstelik eski tasarımcısını size kötüleyen müşterinin aynısını sizin için yapmayacağı ne malum?

    Demişsinde ne önerirsin kaçmamız için :(

  • ?diyor ki:

    17 Ekim 2012 9:56 am

    3 – Bu proje senin için büyük fırsat! bu cümlenin sonunu çok merakla bekliyorum :) ve erkan görmez ‘de kesinlikle katılıyorum :)

  • gözde gözdiyor ki:

    29 Kasım 2012 5:56 pm

    11.yi de ben ekleyebilir miyim?

    “Daha bitmedi mi?”…

    Bitmesini aslında en çok ben isterdim ama olmuyor işte, o kadar kısa zamanda, beğenerek baktığım iş çıkmıyor malesef…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir