Uzun yıllardır arayüz tasarımcısı olarak proje yöneticisi ya da iş sahiplerinden aldığım derinlemesine pasları, arka direkte bomboş bekleyen yazılımcılara, kodculara, css uzmanlarına ortaladım. Kimisi topu doksana taktı kimisi ise tribünlere vurdu…
Bir tasarımcı olarak belli dönemlerde en çok sıkıntısını duyduğum konu özellikle yazılım uzmanlarının birden kafasında ampul yanması suretiyle tasarımcı bir kimliğe bürünerek, özene bezene hazırladığım tasarımlara yaptığı müdaheleler karşısında çaresiz kalmak oldu.
Bugün şirkette benzer bir konu üzerine hararetli bir konuşma yaparken İnternet Ekipler Amiri M. Serdar Kuzuloğlu’nun ettiği lafa hem katıla katıla güldük, hem de bir tasarımcı için hayatın acı gerçeğini bir kez daha hatırladık;
“Yazılımcılar için tasarımcı, gereksiz yere pürüz çıkaran bir unsurdur.”
Gerçekten bir yazılımcı ya da kodcunun böyle bir ruh hali ile işlerini yaptığına inanmamakla birlikte, zaman zaman değişime uğradıkları ise inkar edilemez.
En alımlı tasarımınızı yaparsınız, css ya da html kodcu tarafından eksiksiz olarak yazılıma giden tasarıma, iş finalize olmak üzereyken bir de bakarsınız ki sizin özene bezene hazırladığınız tasarımda hayal bile edemediğiniz öğeler eklenmiş. Nefis dizayn edilmiş imaj butonlarınızın yerine text butonlar gelmiş mesela. Delirmemek için önce sakinleşir, sonra tüm şirinliğiniz ile yazılımcının yanına gider sorarsınız, abi niye böyle oldu, tasarımda böyle değildi ki?
Bu diyaloglardan yüzlercesini yaşamış biri olarak alternatifsiz olarak aldığım yegane cevap hep aynısı oldu: Abi böyle daha güzel!
Nasıl yani? Onaylanmış, herkesin, direktörünüzün, bölüm arkadaşlarınız, hatta proje yöneticilerinizin bile güzel bulduğu tasarımınız çorba olmuş ve aldığınız yanıt ise böyle daha güzel? Kime göre, neye göre?
Aslında elbette tüm yazılımcılar bu tarz değil. Etliye sütlüye dokunmadan, gelen muz ortayı kafayla boş kaleye bırakanlar da az değil. Ancak klişe kodlar arasında yaratıcılığını, yaptığınız tasarımı bozarak göstermeye çalışanlarda az değil hani.
Oysa herkes kendi işinde uzmanlaşsa keşke diye hayaller kurarız hep, örneğin ben gidip – O php kodu yanlış yazmışsın çalışmaz o, demiyorum. Buna gerek de duymuyorum benim ne işim ne de uzmanlık alanım çünkü.
Aslında bu konu kendi kuyruğunu yakalamaya çalışan kedinin durumu gibi. Hep başa dönecek ve kendini tasarımcı sanan yazılımcıları bertaraf etmek için uğraşacağız.
Bu yazı da kendi kuyruğunu kovalamaya başlamadan, sizler de bu konudaki dertlerinizi yorum alanında paylaşabilirsiniz diyerek toparlayalım!
Yorumlar (26)
enverdiyor ki:
10 Mart 2009 2:10 ambugüne kadar rastladığım kodlama yapan insanlar nedense bir taraftanda tasarım konusunda yeterli olduklarını kanıtlama çabasındalar hep :))
Emrediyor ki:
10 Mart 2009 4:29 amben bir yazılımcıyım. fakat bir tasarımcı olduğumu asla iddia etmiyorum. kardeşim ben istemem mi bir tasarımcı işi yapsın ben karışmayayım. ama denk gelmedi öyle birisi işte. abi burası nasıl olsun şurası şöyle iyi mi. kardeşim banane. yap bana yolla bana kalsa ben çakarım beyaz tonları keskin çizgileri. anlaşılır olsun yeter benim için.
hele bazı tasarımcılar ise işini hiç yapmaz. bu sebeple ne oluyor kalkıp tasarım öğrenmeniz gerekiyor. ve izmir de arayıp tarayıp ne kadar iş bulduysam adamların dediği; hem sistemi yaz hem veritabanını yap hem tam dinamik olsun hem kolay kullanımlı olsun flashlı olsun cancanlı olsun sağlam alt yapısı olsun. kardeşim ben süpermen değilim. napalım kaderimiz diyip çekiyoruz.
mecburen grafikle uğraşıyoruz yani affedin uzman tasarımcılar :)
ömerdiyor ki:
10 Mart 2009 9:15 ampenguenler üşümesin istiyorum :D
Malesef burası Türkiye herkes her alanda uzman :)
ilkaydiyor ki:
10 Mart 2009 9:57 amArkadaşım bunu sen mi yazdın diyerek bana linki gönderdi ve sanki kafamdan geçen hatta zaman zaman yazılımcı arkadaşlara söylediğim cümleleri birebir okudum. Yalnız olmadığımı bilmek güzel. :) Şunu şuraya alalım demeyen yazılımcıya da rastlamadım. :) Süper bi yazıydı hislerime tercüman olmuşsunuz teşekkürler.
Mehmetdiyor ki:
10 Mart 2009 10:24 amTabiki dediğiniz gibi yazılımcılar vardır. Yine aynı şekilde bi tasarımcıda gelip abi şu kodu şöyle yazsan sanki daha iyi olur dediği de olur. Ama doğrusu nedir ? Sen kendi görevini en iyi şekilde yap da gerisi de ona kalsın bırak . sen onun kadar uzman değilsin o konuda. hiç sevmem bu davranışları yazınızı okurken terazi aradım tıklamak için :-) Gayet güzel yazmışsınız teşekkürler…
asdundarlidiyor ki:
10 Mart 2009 10:26 amtasarımcıyla yazılımcıyı tek tek ele aldığımızda hangisinin hangisine dönüşmesi daha kolaydır sizce?yazılımcı biraz sağına soluna bakarsa iyi işleri incelerse bu işin oluru nedir öğrenirse bide photoshop,fireworks tarzı bişey öğrenirse oldu tasarımcı.peki tasarımcı yazılımcı olması için ne yapacak.Algoritma öğrenecek,programlama mantığını öğrenecek,programlama dili öğrenecek,başlayacak 3.parti kodları kullanmaya hani hazır yazılmış niye yazıyım mantığı,uğraşcak didinecek de yazılımcı olacak. 2.si daha zor olduğundan yazılım kimliğine tasarım ekleyenlerin sayısı oldukça fazla özellikle günümüzdeki piyasa şartları yukarda arkadaşında bahsettiği gibi süperman ler istiyorsa…
alicodiyor ki:
10 Mart 2009 11:18 amgerçektende tasarımcının çıldırdığı anlardan biridir. bu duruma bir farkla kendi adıma diyebileceğim çok nadirde olsa ve her işte mümkün olmasada hem tasarım hemde programlamayı profesyonel olarak icra edenin tek elden çıkardığı işler vardır.tabi bununda dezavantajları var.
Şevketdiyor ki:
10 Mart 2009 11:43 amzerre anlamam tasarımdan. ama tasarımcının işine de karışırım kardeşim.
* tamam emek emek yapmışsın radial background’u sonra bana desinlerki bu ardalan aşşağıya doğru uzaya bilir olacak. karışmayayım mı tasarımcıya bana tekrar edebilir alan bırak diye.
* şekil şekil yapmışsın combobox form itemini. anasayfa css’inden daha fazla zaman alırmı? deadline’ı aştırırmı? diye düşünmez tasarımcı ben javascript combobox’ı kodlarken.
* yapar bol gölgeli bol opacity’li backgroundları ben png kullanmak zorunda kalayım diye. tabi sormaz ie6 sorun çıkartırmı? pngfix zorlarmı? tekrarlayabilen png fixlenir mi? bırak yazılımına geçmeyi daha arayüzü kodlayamadım senin tasarımı bitirdiğin sürede. okadar çok ayrıntı var ki…
Tasarımcı arkadaşları kesinlikle küçümsemiyorum. Onlar olmasa biz iş yapamayız zaten. Bu işe başladığımda bana öğretilen şuydu “Tasarımcını kısıtlama”. Ama nereye kadar. Tasarlarken yaşadığım belli başlı zorlukları düşünmeden tasarlayacaksa “karışırım arkadaş”. “Dur! Orası öyle olmaz!” derim. Demeliyim… Herbirinize saygı duyuyorum. Öyle ki her gün onlarca makale okuyorum tasarımla ilgili – zerre tasarım yapmamama rağmen. Türkçe, ingilizce, almanca… Onlarca site geziyorum. Öğrenmek için. Tasarımı değil, tasarımcıyı anlamak için. Ben kendimi geliştiriyorum her gün, siz tasarımcılara ayak uydurabilmek için, siz de birazcık beni anlamaya çalışsanız :D
Saygılarımla.
Tasarımcı’nın El Çantasında bir Yazılımcı…
Fatihdiyor ki:
10 Mart 2009 2:36 pmWeb alemi için çok güzel bir konuya parmka basmışsın abi eline sağlık.
Ahmet Turandiyor ki:
10 Mart 2009 3:11 pmSanki biraz yıkama yağlama var gibi gibi…
pixdiyor ki:
10 Mart 2009 4:13 pmTasarımcıların hepsine saygı duyarım, tasarım yapabilmek yetenek işidir, yetenek ise sonradan kazanılmaz, Allah vergisidir. Fakat tasarımcılar bazen öyle bir tasarım yaparlar ki mümkün değil koda çevirmek, o yüzden tasarımcıların da matbaya göre değil de yazılıma göre tasarım yapmaları gereklidir. Şevket’i o yüzden çok iyi anlıyor ve dediklerine katılıyorum.
Tüm tasarımcı ve yazılımcı arkadaşlara saygılar…
Emindiyor ki:
10 Mart 2009 4:29 pmHasan abi, Citroen logosunu yenilemis bi inceleme cekseniz iyi olur derim.
Saygılar
yakuterdiyor ki:
10 Mart 2009 6:44 pm@Şevket Beyin söylediklerine aynen katılıyorum. Çok zor tasarımlar geçti elimden. Hatta bir tasarım için tasarımcı benden önce 3 yazılımcıyla kavga etmiş tasarım yüzünden. Sonra bana geldi. Çok fazla uğraştırdı ve bitirdik ama ya yapamasaydım. Bende mi kötü olacaktım? Tasarımın hiç mi suçu yok?
Şunu en başta bilmesi gerekir bir tasarımcının. Tasarım bir resim, bir grafik gibi istediklerini çizebilecekleri bir zemin değildir, olmamalıdır. Tasarımda kılavuzlar, nesnelerin yerleri, boşluklar tek tek belirtilmelidir. Ve tabi internet teknolojilerinden de haberdar olmalılar. Transparan png’lerin tarayıcılardaki kullanımı ve yaşattıkları sorunlar gibi.
Sanırım tek ve büyük sorunumuz birazcık empati.
Saygılar…
Hamzasandiyor ki:
10 Mart 2009 7:44 pmTasarımcıyım Çok karşılaştım tasarım yollanır abi bura böyle şura şöyle burada flash yapcam derim :D sonuca bakarım hüsran abi neden böyle oldu bi bakarım linkler times new roman font tahoma :D iç sayfalar arial devam etmiş :D renk kodunu eklememiş iç sayfalar koyu ve büyük font ana sayfa benim css duruyor :D güler misin ağlar mısın?
istek konusunda da bazı özel durumlardan dolayı kb hesapladığımız bile oluyordu :D maksimum flash boyutu 200 kb falan :D herşeye rağmen seviyorum bu işi
Ventagediyor ki:
10 Mart 2009 10:25 pmMaalesef ki Türkiye’de eline tornavi’da alan bilgisayarcı veya bilgisayar teknisyeni yada bilgisayar teknikeri olabileceği gibi, kendi insanımıza bile saygısı olmayan bir ülkede yaşıyoruz. Kaldı ki böyle durumlarla her iş kolun da karşılaşmakta mümkün :)
Kadir GÜNAYdiyor ki:
12 Mart 2009 10:24 amŞevket ve Yakuter çok güzel anlatmışlar durumlarını. Ben bunu ofiste hep yaşıyorum. Bir form alanı var ve dosya yükleme alanı afilli. Dosya yükle alanı tek alandır ve bu ayrılmaz. Ayrılır, rad controller, jsler v.b yazılımlarla ayrılır. Ne diye kastırayım siteyi ki 1 tane alan için. Zaten deli gibi pngfixler var, swfobjectler var falan filan.
Tasarımcının işine karışmayı sevmem, hoşuma da gitmez. Ama en azından tasarımcı da az bir html bilgisine sahip olmalı ki yaptığı tasarımları standartlara göre yapmalı. Ben çizdim harika oldu müşteri de beğendi yazılımcı ne yaparsa yapsın gibi bir olay olamaz :)
Onur Güzeldiyor ki:
13 Mart 2009 1:42 pmBen de iş yerimde oldukça sık karşılaşıyorum bu problemle. Tasarıma yazılım giydirmek diye bir şey var… Tasarım ya Dreamweaver çıktısı olarak gelir, ya Photoshop. Tablo kullanılmıştır, iç içe onlarca. Hangisinin neresi olduğunu anlayamazsın bile. Üç dilde hazırlanacak sitenin, tüm başlıkları ve butonları da resim olarak hazırlanır ki yazılımcı her yeri if’lerle switch’lerle doldursun.
Biliyorum ki tasarım işi, hayal kurabilme işi. Ben de beceremem ve çok kıskanırım tasarımcıları, özellikle aynı zamanda yazılımcı da olabilenleri. Ama tasarım göze ne kadar güzel görünürse görünsün, web alanında uygulanabilir değilse, ya da uygulamak işkenceyse, ben o tasarımcıya uzman demem, diyemem; lütfen kimsecikler alınmasın. Çünkü bazen gerçekten “öylesi daha güzel”dir abi!
Blue timediyor ki:
14 Mart 2009 4:04 amÇok hoş bir mevzu. ben 8 yıllık programcıyım. çook büyük projeler geliştirdim. projelerin çoğu web uygulaması. Ama tasarım konusu benimde hep sorunum olmuştur. Projelerin tasarımlarını genellikle tasarımcı çalıştırmışımdır.
Web uygulamalarında kodlama kısmı ve tasarım kısmı elmanın iki yarısı gibidir. Birbirinden ayırmak zor tabikide.
Tasarım yapma işi görsel zenginlikle olan bir mevzu yani kişi zihnindeki görsel zenginliği çeşitli programlar aracılığı ile somutlaştırıyor. Kod yazan kişide bu yeteneğini kod yazarak ortaya koyar.
Tasarımlarımı yapan arkadaş profesyonel olarak yapıyor bu işi ancak en ufak kodlama bilgisi yok. Arkadaşımla proje çalışmanın zorluğu bi haylı fazla tabikide.
Tasarımcının kodlama yapması süphesiz daha üzün bir süreç gerektiriyor. Kod yazanın tasarım yapması daha kısa bir süreç gibi duruyor. Ancak kodlama yapan kişi için projenin amacı daha ön plandadır. Yani kod yazan kişi görselden ziyade işlevsel olarak mevzu çalışıyormu daha çok ona kafa yorar.
Tasarımcı ise işleyişten ziyada estetik önemlidir.
AYrıca iki işide aynı anda yapanların her iki konuda da iyi oldukları kanatinde değilim. Mutlaka yoğunlukları bir yönde ağır basıyordur.
onun içindir ki iyi bir proje için yazılımcı ve tasarımcı ayrı ayrı değerlendirmelir.
Haftalık Derleme #1 {onlayn.org}diyor ki:
14 Mart 2009 11:44 am[…] Tasarımcı Ruhu Arayan Yazılımcılar […]
Emre Savaşdiyor ki:
6 Nisan 2009 1:21 amYazılımcıyla beraber yazılımı geliştiren tasarımcılar bu konuda daha az sıkıntılı sanıyorum :) libero gibisinden adamlar diyelim.
Cihan Koçdiyor ki:
14 Nisan 2009 1:41 pmTasarımcı ve yazılımcı… Bu ilişki aklıma karı-koca ilişkisini getirdi. Birlikte de , ayrı da olmuyor. :)
mrvédiyor ki:
10 Mayıs 2009 6:32 pmTasarım ile yazılım arasında kalmış bir bölümde okuyorsanız ve siz tasarım yolunu seçmişseniz, yazılımcı hocalarınızın “Benim için tasarım teferruat, gereksiz, kodları yaz getir, tasarımdan ekstra puan vermem.” demeleri kadar berbat ne olabilir?
Bir de sizi neden yazılımla ilgili web sitelerini düzenli olarak takip etmiyorsunuz diye azarlarlar. Kabus gibi.
Ama tabi bu tarz insanların yanında “Tasarımcı farklı bir ruha sahiptir, fikirleri çok değerlidir, ben onun gibi bakamam asla..” diyen yazılımcılar da var.
Aslında her bir kişi uzmanlaştığı alanda söz sahibi olmaya çabalasa, diğer alanların padişahı olmaya yeltenmese, ne de güzel olurdu..
oztecnic - XHTML, CSS, JavaScript, Fireworks, Web Standartları, Erişilebilirlikdiyor ki:
5 Haziran 2009 1:42 pmTasarımcılar ve Kodcular…
Yıllar önce, bir proje (ne kadar proje denir tartışılır) üzerinde çalışırken işin analizcisi, tasarımcısı, kodcusu, arama motoru uzmanı… hepsi bendim. Doğal olarak da iş sürecinin bütün aşamalarında bulunan tek ve yegane kiş…
Tasarımcılar ve Kodcular - Web Tasarımı - oztecnic - XHTML, CSS, JavaScript, Fireworks, Web Standartları, Erişilebilirlikdiyor ki:
14 Kasım 2009 5:05 pm[…] ögelerin gerçeklenmesi konusunda tasarımcılar ile sürekli bir diyalog geliştirmeleri, Hasan Yalçın’ın şu yazısında ifade ettiği şekilde “Abi böyle daha güzel!” yaklaşımından vazgeçmeleri, […]
Murat BEŞERdiyor ki:
21 Temmuz 2010 2:56 pmBu yüzdendir ki ekip olabilmek önemli bir faktördür. Ekip olabilecek kişinin kendi uzmanlaşmış olması gerekir. Tasarımcı olması değil WEB tasarımcısı olması gerekir. Yazılımcı değil web yazılımcısı olması gerekir. HTML’in h sini bilmeyen php yazılımcısı tanıyorum.
Süreçleri iyi birlikte iyi bir şekilde analiz edebilmeleri gerekir ki bunu aynı zamanda proje yöneticisi veya şirket sahibi de desteklemesi gerekir.
Tasarım süreci bitti hadi başka tasarımı al direkt fabrikasyon üretim düşüncesine sahip bir çok şirket öneticisi mevcut. Ekipler kurmaktansa tek ekip kurmayı tercih ediyorlar.
Çalıştığım şirketlerden birisi 1 sene önce yaptığım tavsiye ve uyarılardan dolayı anlaşamadığımızı söyledi. Geçenlerde öğrendim ki yaptığım uyarı ve önerileri kaideye almadıklarından dolayı çıkan sorunların farkına varıp. Bu uyarıları kendi içlerinde hesaplayıp bulup uygulamaya çalışmışlar. Tabi kide tecrübeyle verilen uyarıların yerini tutmuyor.
Eğer ki profesyonelseniz kendi işinizde uzmanlaşın ama yan dallar hakkında muhakkak yeterli bilgiye sahip olun. Örneğin bir drop down menü hazırlıyorsanız. Ne şekilde hazırlanabileceği hakkında bilgi sahibi olun.
Ben javascript konusunda bilgi sahibiyim, tasarım konusunda bilgi sahibiyim, veri tabanı ve sunucu yönetiminde bilgi sahibiyim ama ben bunlardan herhangi biri değilim.
Ben PHP yazılım uzmanıyım. Benim mesleğim bu… Siz nesiniz ? Her şey mi ?
Sibeldiyor ki:
21 Eylül 2019 6:37 pmYazılım alanı çok geniş bir kavram, her gün kendimizi geliştirmek zorundayız maalesef