Ne Oluyor, Ne Bitiyor…

Bugünlerde blog ile pek ilgilenmem mümkün olamıyor. Mesleki tecrübe ve bilgiler hariç, pek kişisel konulardan söz etmemeye özen göstermeye çalışsam da merak eden okuyuculara kısa bir bilgi notu geçme gereği duydum.Öncelikle senenin ikinci gribine de kucak açarak bir kaç gün de olsa sıcak yatağımı uzun uzun ziyaret ettim, bu arada haftanın derlemesi kaynadı tabii. Şehri Derya Hakan boş durmayıp imdadıma yetişse de, o verileri bile toparlayıp siteye giremedim. Sevgili Hakan’a borçlanıyorum, artık ona bir kahve ısmarlamam gerek, aynı zamanda Şehri Derya hakkında konuşma fırsatını da böylece yakalarım.

MYK bünyesindeki ulusal ve uluslararası projelerin tasarımı dört nala devam ededursun, geçmiş dönem radyo-tv tecrübelerini şöyle bir toparlayıp eski arkadaşım İlker Uğur ile Televidyon platformunda bir erkek yaşam stili programı olan Kirli Sepeti’ne başladık. Oldukça keyifli gidiyor, bir çoğunuzun yakından tanıdığı ünlü blog Aceto Balsamico bir önceki programın konuğu oldu, bu haftaki konuk ise epeydir sesi soluğu çıkmayan Okay Karacandı. Keyifli programın yeni bölümü cuma günü televidyon’da olacak.

Bu arada Star Wars TURK sitesinin yeni tasarım ve içerik düzenlemesinin peşinde koşturmaya devam ederken, diğer sitem Galactica TURK’te bir çok uluslararası sitenin gerçekleştiremediği röportajları yaparak takipçilerine zevkli anlar yaşatmaya devam ediyoruz. Durduk mu durmadık tabii ki. Diğer projem Designer’s Pack’te işler yolunda gitmiyor. İnternet üzerinden tanışıp sıkı bir dostluk kurduğum ve benden hiç bir desteğini esirgemeyen Yakuter ile sitenin hem arayüzünü hemde altyapısını değiştirmeye karar verdik hamdolsun! Yaratabildiğim ilk zamanda ona da el atıyor olmam gerek.

Öte yandan geçenlerde, yaklaşık 13 yıldır internet ve tasarım dünyasında yer alan bir oyuncu olarak bir süredir kafamda gezinen fikri şimdi ve burada dillendirmeye karar verdim. Bu seneler içerisinde yaşadığım ilginç tecrübe ve anıları derlemeyi planlıyorum. Bunu ne şekilde yayınlayıp sizler ile nasıl paylaşacağıma ise henüz karar vermedim bile.

Bu arada sizden gelen bir çok e-postayı zaman zaman gecikme olsa da eksiksiz olarak yanıtlamaya çalışıyorum, ancak bizim sitemizi de bir değerlendirsen, bu olmuş mu, bu fontun adı nedir, nerede bulurum, bana logo yapsana, site yapsana, tema yapsan bir kere ne olur, bana iş bulsana, okulu terk ettim web tasarımcı olacağım bana bu işi öğretsene temalı postalara takdir edersiniz ki yanıt vermiyorum, vermek de istemiyorum.

Günler böyle yoğun ve hızlı akıp giderken blogun ara sıra sekteye uğraması normal gibi gözükse de aynı hızda devam etmek için elimden geleni yapacağım elbette.