Kapatmak için Esc tuşuna basın

E-Devlet Yolunda Yuvarlanırken…

Daha önce E-Devlet yolunda tökezlerken başlıklı bir makale paylaşmıştım hatırlarsınız. Hikayemiz bitmemiş meğerse. Tökezleyip düştük, şimdi yerlerde yuvarlanıyoruz!

Şimdi geçmişe dönüp olan biteni kısaca bir hatırlayalım. Hatırlarsınız KEY ödemeleri yapılacağı zaman keyödemeleri.com diye bir site açarak hak sahiplerinin ne kadar para alabileceğini bu siteden öğreneceği açıklanmış, ancak site yoğunluktan açılmamış, çökmüş ve bir kaos ortamı olmuştu. İşte tam o noktada aklı evvel bir yetkili tutup içerisinde kişilerin sosyal güvenlik ve T.C kimlik numaralarının bulunduğu PDF dosyalarını basın ile paylaşmış, internet etiği, gizlilik ve öngörüden yoksun haber portalları kendi siteleri üzerinden bu 8,5 (Yazı ile sekiz buçuk) milyon kişinin bilgilerini açık seçik yayınlamışlardı. Ve o zaman, bu kişiye özel önemli bilgilerin internet üzerinden paylaşarak itin, uğursuzun eline geçmesi durumunda neler olur kimbilir demiştik.

E-Devlet sitesi yayına girdikten, güvenlik ve e-imza ile ilgili hiç alakadar olmadığım ve olmak istemediğim safsatadan sonra bugün bültenlerde gezinen bir haber ilgimi çekti. Hani o hırsızın, dolandırıcının eline geçerse ne olur sorusuna yanıtlar gelmeye başladı. Bakın E-Devlet denen süper uygulama ile internet aleminde ne ciritler atabiliyormuşuz?

Öncelikle şu bir kaç ay önce PDF dosyalarını indirip edindiğimiz T.C kimlik numaraları vardı ya, hah işe onlardan birini alarak başlıyor ve zincirleme reaksiyona start veriyoruz.

Sosyal Sigortalar Kurumunun internet sitesine gidip kurbanımızın kimlik numarası ile anne ve baba adlarını ve gün, ay, yıl olarak doğum tarihi bilgilerini alıyoruz. Hemen oracıktan Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün sitesine geçerek kimlik numarası sorgulama yapıp nüfus cüzdanında yer alan aile sıra no, cilt no, birey sıra no, mahalle ve köy bilgilerine ulaşıyoruz. A-ha oldumu sana yeni evin?

Şimdi bu sahip olduğumuz bilgiler ile, e-devlet uygulamasının diğer nimetlerinden faydalanmak üzere yolculuğumuza devam edebiliriz, kişinin kariyer, eğitim, ev ve adres, e-posta bilgileri, fatura bilgileri gibi son derece gizli ve değerli bilgilere, hatta daha fazlasına kolayca ulaşıp hepsini derleyebiliriz.

Artık sahip olduğunuz bu bilgiler ile nasıl bir numara çevirirsiniz bilemem, ister kendinize bir kredi alıp güzelce yurtdışına tatile gidin, dilerseniz yeni kredi kartı çıkarın, ya da benim aklımın ermeyeceği türlü dolandırıcılık işleri veya yasa dışı işler tezgahlayın. Kimin umurunda ki zaten ?

Bunlardan korunmanın yolu e-imza ile mümkünmüş. Onun içinde bir 300 TL lafı geçiyordu biryerlerde. Hem kişisel bilgileriniz orta yerde paylaşılacak, hem de bu durumun ortaya çıkaracağı belalardan korunmak için 300 papel bayılacağız. Bir çeşit hayal dünyasında falan mı yaşıyoruz yoksa?

Yorumlar (10)

  • Ekim Nazım Kayadiyor ki:

    20 Ocak 2009 2:13 am

    Avea ve Turkcell müşterisiyseniz mobil imza alınız. Turkcell’de başvuru 6.5 lira, premium müşteriyseniz onu da almıyorlar. Turkcell Extra’lara nüfus cüzdanı ile başvuruluyor, bir hafta içinde kullanıma açılıyor. Sonra her kullandığınızda bir sms bedeli ödüyorsunuz.
    E-devlet.gov.tr’ye mobil imza ile giriş yapıp ikamet adresinizi görmek ilginç bir duygu.

  • Ekim Nazım Kayadiyor ki:

    20 Ocak 2009 2:18 am

    Üstteki yorumu yazdıktan sonra e-devlet.gov.tr’ye girdim ve şu zavallı açıklamayı gördüm. Bilimum binlerce siteye erişimi engelleyen devletimiz e-devlet.com adlı, devletle ilgisi olmayan kişisel siteyle baş edemeyip, bir de bunu birinci ağızdan itiraf ediyor:

    Kamuoyuna Önemli Duyuru

    Anadolu Ajansı kaynaklı olarak 19 Ocak 2009 Pazartesi günü bazı internet sitelerinde “Vatandaşlık numarasıyla yüzlerce bilgi” ve “e-devlet’in zararları!” türü haberlere yer verildiği görülmüştür.

    Bahsi geçen haberlerde yer alan http://www.e-devlet.com sitesinin, kamu hizmetlerinin tek bir internet adresinden güvenli bir şekilde vatandaşlara sunulmasının amaçlandığı e-Devlet Kapısı (www.türkiye.gov.tr) ile ilgisi bulunmamakta ve bu sitede e-Devlet Kapısının logosu yasalara aykırı şekilde kullanılmaktadır.

    http://www.türkiye.gov.tr adresli e-Devlet Kapısının amacı, tek bir adres üzerinden ve şifre, elektronik imza, mobil elektronik imza gibi kimlik doğrulama sistemleri ile güvenli bir şekilde kamu hizmetlerinin vatandaşlarımıza sunulmasıdır. e-Devlet Kapısı üzerinden sunulan elektronik hizmetlerde vatandaşlarımıza özel şifre, elektronik imza ve mobil elektronik imza gibi kimlik doğrulama araçları kullanıldığından, kişisel bilgiler e-Devlet Kapısı üzerinden sadece ilgili vatandaşlarımıza sunulmaktadır.

    http://www.türkiye.gov.tr adresli e-Devlet Kapısında en üst düzeyde güvenlik tedbirleri alınmış olup, e-Devlet Kapısı’nın resmi internet adresini çağrıştıran ve ilgili haberlerde yer alan (www.e-devlet.com) internet adreslerinin veya benzerlerinin, ülkemizin bilgi toplumuna geçişinde önemli bir aşama olan e-Devlet Kapısı (www.türkiye.gov.tr) ile bir ilgisi bulunmamaktadır.

  • Hasan Yalcindiyor ki:

    20 Ocak 2009 2:26 am

    Değerli bilgi için teşekkürler, hiç araştırmak ta istememiştim iyi oldu, Turkcell Abonesiyim, beğenmesek bile zaman zaman işimizin düştüğü bu sitelerde güvenli şekilde gezmek için ilk fırsatta şu işi halledeyim bari!

  • Aykut Önendiyor ki:

    20 Ocak 2009 1:11 pm

    Yaklaşım çok ilginç geldi. Devlet diyorki bütün bilgilerin aleni ortada, eğer senden başkasının görmesini istemiyorsan 300 TL ver :) Normalde o bilgilerin kimseye gösterilmemesi ve kişi kendi bilgilerine ulaşmak istiyorsa 300 TL yi ödeyerek ulaşması şeklinde olması gerekmiyor muydu? :) aleni tehdit bu yaw…
    Mobil imza ile ilgili soru; operatörümüzden aldık diyelim imzamızı, bu devletin e-imzası yerine geçiyormu her alanda?

  • Serdardiyor ki:

    7 Mart 2009 2:05 pm

    Türk olmak…
    Dünyanın, en tehlikeli eğlencesi Türk olmaktır.

    Burada hayatın bizzat kendisi bile hayata şaşar.

    Altmış milyonluk bir bungee-jumping’dir hayat.

    Bir beton zemine doğru milyonlarca insan süratle düşeriz.

    Tam çarpacağımız zaman, kim olduğunu kimsenin bilmediği bir güç, ucunda sallandığımız lastik halatı çekiverir ve biz yukarlara sıçrarız.

    Padişahımızın ırzına geçer, başbakanımızı asar, genelkurmay başkanımızı hapseder, gençlerimizi idam sehpalarına gönderir sonra da en güzel aşk şiirlerini yazarız.

    Hep aptallığımızdan yakınır sonra da dünyanın en akıllısı IMF’yi tam on yedi kere dolandırırız. Paralarını bize nasıl kaptırdıklarını anlamazlar bile.

    Aptallıktan sıkıldığımızda zekamızla övünür ve bin senedir her yaz mevsiminde damlarda yatar ve oradan düşerek ölürüz.

    Yağmur yağdığında ülkenin en büyük kentinin işlek bir caddesinde boğulan yeryüzündeki tek insan Türktür.

    Yeryüzünde kendine kanat yapıp uçan ilk insan da Türktür ama…

    Devleti kutsal ilan eder sonra da devleti soyarız.

    “Köylü efendimizdir” der köylüleri döveriz.

    Dünyada hiçbir devletin tanımadığı bir devleti kurma başarısını gösterebilmiş olanlar Türklerdir.

    “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyerek bütün komşularıyla düşman olan da biziz.

    “Ulusal onuru” bu kadar değerli “ulusal parası” bu kadar değersiz başka bir ülke bulmak çok zordur.

    Sürekli olarak birbirini kazıklayanlar Türklerdir.

    Bir büyük deprem olduğunda çoluk çocuk, zengin fakir el birliğiyle yardıma koşup, evdeki iki battaniyeden birini depremzedelere bağışlayanlar da Türklerdir.

    Kırk sekiz yıl boyunca dünya futbol şampiyonasının kapısından bile geçemedikten sonra ilk katıldığı şampiyonada dünya üçüncüsü olmayı Türkler başarır.

    “Ata sporu” güreşte en olmadık ülkelere yenilen, güreşten hiç anlamayan Amerikalı güreşçilerle güreşirken kolunu bacağını kırdıranlar da Türklerdir.

    Her konuda fikrimizi söylemeye bayılır ama hiçbir fikrimize inanmayız.

    Hiçbir filozofumuz yoktur ama ne olduğunu kimsenin bilmediği bir hayat felsemiz vardır.

    Dünyanın en ünlü suikastçısı papayı vuran bir Türktür.

    Papayı binlerce insanın arasında vurup kabak gibi yakalanan en salak suikastçı da Türktür.

    Katillerin “ulusal kahraman”, şairlerin “vatan haini” olduğu tek ülke Türkiye’dir.

    Müslüman olanlardan sürekli kuşkulanır ama müslüman olmayan vatandaşlarımıza devlette tek bir görev bile vermeyiz.

    Bütün askeri darbeleri alkışlar ve ilk seçimde darbecilerin kızdıklarına oy veririz.

    Tek bir anlaşmada neredeyse beş milyon kilometre kare toprak kaybedip, bu anlaşmanın en akıllı anlaşma olduğuna inananlar da Türklerdir.

    Savaşta kendi gemisini yedi saat boyunca bombalayanlar Türklerdir.

    Uçağı arızalandığında başkalarına bir zarar gelmesin diye o uçağı son ana kadar terketmeyip ölenler de Türklerdir.

    Yabancılardan sürekli kuşkulanıp ne kadar yabancı örgüt varsa hepsine girmeye çalışanlar Türklerdir.

    Girmeye çalıştıkları örgütlerin kurallarının aslında Türkiye’yi bölmek için hazırlandığına da sadece Türkler inanır.

    Yıllarca, Avrupa Birliğine girmemizi sağlayacak yasalardan hiçbirini çıkartamayıp, bir gecede başkalarının on yılda geçirebileceğinden daha fazla yasa geçiririz.

    Ömründe hiç trapez yapmamış altmış milyon insanın trapez yapmasıdır hayat burada.

    Bütün dünya, şaşkınlıkla bakarak düşmemizi beklerken biz düşmeyiz.

    Biz Türküz.

    Ya oynar ya ağlarız.

    Dünyanın en tehlikeli eğlencesidir Türk olmak.

    Ve, biz korkuyla eğleniriz.

    5 Ağustos 2002, Pazartesi
    Ahmet Altan

  • Sifresiz Ssk Sorgulamadiyor ki:

    3 Nisan 2015 8:57 pm

    ssk sorgulama işlemrimiz için şifre kullanmak zorundamıyız.Şifresiz ssk sorgulaması yapamazmıyız

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir