E-Devlet Yolunda Tökezlerken…
E-Devlet: Kamu hizmetlerinin ortak platformda, tek kapıdan (portal) sunumu ve vatandaşın devlet hizmetlerine elektronik ortamdan güvenli ve hızlı bir şekilde erişimini sağlamak amacıyla e-devlet kapısı teknik altyapısının kurulmasına ilişkin ekli karar’ın yürürlüğe konulması….
E-Devlet tohumları 2000’li yılların başında atılan ve vatandaşları bir çok devlet hizmetine (Teorik olarak devlet dairesine gidilerek yapılan işlemlerin %50’den fazlası.) online ulaşarak halletmek üzere tasarlanmış bir proje. Ya da en azından öyle olması bekleniyordu.
2002’den beri adı geçen 2005 yılında yasalaşan e-devlet kavramında bugün gelinen nokta tam anlamı ile fiyasko!
Bu fiyaskoyu yeniden realize etmemize sebep olan ise şu dillere destan, online haber sitelerinin manşetlerinden düşmeyen KEY ödemeleri konusu.
Bir süre önce bu ödemelerin yapılacağı açıklandığında, konu ile ilgili www.keyodemeleri.com adresinden bilgilendirilme yapılacağı açıklanmış ve verilerin siteye eklenmesi ile kolayca ve gizlilik haklarımızda şüphesiz korunarak, T.C Kimlik numaramız ile arama yaparak tarafımıza ödenecek tutarı öğrenebileceğimiz belirtilmişti.
Bu noktada atlanan bir gerçek vardı bulunduğumuz ülke Türkiye idi ve devletin elektronik ortamdaki vizyonu ne yazık ki koskocaman bir “hiç”ten ibaretti.
Önce site yayına girdi, kocaman fontlar ile, “veriler girilecek sonra uğrayın” yazdı.
Kimi zaman siteye hiç girilemedi, bağlantı kesildi sayfa bulunamadı.
Bir gün basit bir word dosyasından kopyalanmış bir açıklama yazısı kondu siteye, bu yaklaşık 8,5 milyon kişiyi ilgilendiren konu için herhangi bir arayüz hazırlamak ya da devletin vatandaşlarına hizmet verdiğine dair bir ibare eklemek yersizdi bu siteye tabii.
Sonra alacaklar açıklandı, kimi kaynaklara göre sadece 4000 kullanıcıyı kaldırabilen sunucular anında göçtü, site ulaşılamaz oldu.
Sonraki günler ve bugün dahil site hala Network Timeout vermekte.
Ödemelerin nasıl neye göre arandığını bilemiyoruz hala.
Bu arada boş durmayan E-Devlet yetkilileri hemen üstün zekalarını devreye sokarak, basın kuruluşlarına sözü geçen 8,5 Milyon kişilik listeyi PDF dosyası halinde ilettiler.
Etik kavramını muhtemelen bir Tıp terimi olarak algılayan yöneticiler hiç bir düzenleme yapmadan web’den bastılar bu verileri, şimdi o PDF dosyaları herkesin elinde.
Sonuç: 8,5 Milyon kişinin isim kimlik ve sosyal güvenlik numaraları internetteki dolandırıcıların elinde cirit atıyor.
Sadece kimlik numaranız ile bankalardan kolayca kredi çektiğiniz ya da sorguladığınızı düşünürsek, doğuştan dolandırıcıların bu veriler ile yaratacağı teknikler sadece hayal gücümüz ile sınırlı olabilir.
2006-2007 Küresel E-Devlet raporunda bulunduğumuz sıra 27.cilik, yani Kazakistan’dan hemen önce, Estonya’dan hemen sonra.
Vatandaşlar devlet ile ilgili işerin sadece %33’lük kısmını online olarak takip edip, sonuçlandırabiliyor ülkemizde.
Oysa bu oran Kore’de %60, Singapur ve Amerika’da %47 oranlarında.
Ya gerçekten artık taşın altına elimizi koymanın vakti geldi, yada bu sevdadan vazgeçmenin.
Bir adım sonrasını bile düşünemeyen bir zekadan, elektronik ortamda bir girişim yapmasını bekleyemezsiniz.
Gerçekten Devlet içerisinde “İşte Bu” dedirtecek uygulamalarda çıkmıyor değil elbet, ancak istisnalar kaideyi bozmuyor ne yazıkki.
Üstelik muhtemelen bu uygulamalar, o birimlerde bulunan vizyon sahibi kişilerin kendi özverileri ile ortaya koyduğu işler.
Aksi halde şu yapısı, vizyonu ve icraati ile bu ülkede e-devlet’ten söz etmek abesle iştigal olacaktır.
evet haklısınız bende o listelere baktığımda çok şaşırdım o kadar kişinin bilgileri ortalıkta dolaşıyordu…
bu kadar basit olmamalı!
E-devlet çalışmaları için açılan yarışmada kazanan slogan; “Devletin Kısa Yolu”
[…] Yanlış : Vatandaşlar devlet ile ilgili işerin sadece %33’lük kısmını online olarak takip edip, sonuçlandırabiliyor ülkemizde. […]
dün geldi devletin baya yüksek elektrik kurumlarından biri, 2 saat konuştu oda olsun bu olsun sonrada ayrıdığı bütçe 3, 4 milyara 15 gün de teslimat soğuk su verdik arkadaşlara gönderdik.
[…] Bugün de tercihimi internetten yaptım. Geçen gün Hasan Bey Key rezaletinin ardından “E-Devlet Yolunda Tökezlerken” adlı bir yazı yazmıştı ve e-devlet adına yapılan saçmalıklardan bahsetmişti. […]
[…] E-Devlet Yolunda Tökezlerken… – hasanyalcin.com Bağlantı […]
Devlet siteleri; bakmaya değmez. Tasarım ve kodlama olarak hala 1995 model yaşamayı seven bir yapı.
Evet durum malesef bu şekilde, ancak özelleştirme adı altında devlet kurumlarının “yabancı sermayeye” peşkeş çelimesi ile kayda değer çalışmala görebiliyoruz neyse bu ayrı bi konu ama duum gerçekten kaygı verici. Hala “devlet memuru” zihniyeti ile olaya yakşalan ve bürokrasiyle elleri kolları bağlı bir kadroyla bu iş gerçekten çok zor.
E-devlet uygulamalarından ziyade, devlet dairelerinin kendi kullandıkları altyapılarda dahi ciddi problemler ve oldukça demode bir teknoloji mevcut malesef. (Örnek olarak eczanelerde kullanılan SGK ilaç provizyon uygulamasının; geliştirilmesi 6-7 yıl önce durdurulan Microsoft Java üzerine kurulu olması) Ama herşeye rağmen umudumuzu yitirmemek gerekiyor bunların herbiri yaşanması gereken süreçler ve yavai yavaş taşlar yerine oturacak. Hep birlikte merakla bekliyoruz :))
key ödemeleri gerçekten bardağı taşıran bir olay oldu, umarım yetkililer bundan ders alırlar..
bu arada ben de konu hakkında bir makale yazmıştım:
http://serdarkocaoglu.com.tr/2008/08/kamuda-web-guvenligi.html
[…] önce E-Devlet yolunda tökezlerken başlıklı bir makale paylaşmıştım hatırlarsınız. Hikayemiz bitmemiş meğerse. Tökezleyip […]
Sukurki alan adını zamanında kayıt etmişler :)