Duygusal Tasarımcı

Tasarımcının duygusalı mı makbuldur yoksa vurdumduymaz olanı mı ? Her iş talebini kendi yaratıcı dünyasında geliştirmeksizin sorgulamadan yapan mı, yoksa amansız eleştirilere göğüs germeyi göze alarak tüm yaratıcı fikirlerini ortaya döken mi?

İş hayatında şu repliği duymayan bir tasarımcı var mıdır acaba?
“Offf, ne kadar alıngansın sen böyle ? Biraz eleştiriye açık ol!”

Ancak eleştirinin ülkemizdeki anlamı hemen her platformda kötülemek deyim yerinde ise çamur atmak.

Oysa bakın TDK sözlüğü ne diyor eleştirinin anlamı için :
“Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi.”

Tasarımcılık gibi yaratıcı işlerde, gecesini gündüzüne katıp emeğini ortaya koyan insanların biraz alınganlık göstermeleri doğal sayılabilir, ancak bununda dozajını kendinizi eğiterek ayarlayabilirsiniz.

Örneğin bir işte size proje yöneticiniz masumane bir şekilde “Şu butonu kırmızı değilde mavi yapsak sanki daha kibar durur” dediğinde aklınızdan geçen ilk cümlenin “Ne yani bu butonlar kaba saba mı şimdi?” olmaması için, yaratıcı ve isyankar ruhunuzu bu gibi durumlara sessizce karşı koymak üzere yeniden eğitmeniz gerekebilir.

Ancak emin olun eğitilmesi gereken sadece siz değilsiniz, bir tasarımcıya nasıl davranılması gerektiğini bilmeyen iş sahiplerinin de başta eleştiri kelimesinin sözlük anlamını öğrenmek suretiyle, verilen emeğe saygı gösteren cümleler kurmayı becermek konusunda kendilerini geliştirmeleri gerekiyor.

Yoksa ekran başına toplanmış 12 kişi arasında size dönüp “Bu tasarım iğrenç olmuş hiç beğenmedim yeniden çalışalım!” diyen birinden ne size, ne o projeye hayır gelmeyeceğini unutmamak gerek…

Son Yazılar
Yorum ( 6 )
  1. Musa Özçelik
    29 Ekim 2008 at 5:43 pm

    Selam
    Çok güzel yazmışsınız bir tasarımcı olmayan çalışan biri için size canı yürekten katılıyorum
    Selamlar

  2. Can Eğridere
    29 Ekim 2008 at 6:09 pm

    Harika bir konu, keşke bu yazıyı okuması gerekenlere okutmanın bi yolu olsa :D

  3. Kadir GÜNAY
    30 Ekim 2008 at 4:31 am

    Ben zamanında çok eleştirildim. Çoğu zaman dalga bile geçtiler ama inanın önemsenecek insan var önemsenmeyecek insan. Daha iyisini yapana kadar en iyisi bu diyordum işkembeden eleştirenlere. Ama işinde ciddi insanları her daim dinliyor ve dediklerini uygulamak için çalışıyordum.

  4. burak daylan
    4 Kasım 2008 at 6:13 am

    Bahsettiğiniz kötü anlam da eleştiri yapanlara, kendi işleri ile ilgili yorum yapınca ne diyeceklerini şaşırıyorlar. Ne yazık ki, eleştirilerimiz yalnızca dışa yönelik, biraz da kendimizi eleştirmemiz lazım. Saygın ve olgun bir tasarımcı zaten bu öz eleştiriyi yapan ve bunun sonucu olan işi müşteriye sunan tasarımcı değil midir? Tabi ki en iyi iş bile eleştirilecektir, burada önemli olan tasarımcının önemseyeceği bir eleştiri olup olmadığını ayırt edebilmesidir. Nasılsa müşterleri eğitmek zor, bu nedenle kendimizi geliştirmeye devam etmeliyiz ve tam donanımlı hale gelmeliyiz.
    İşini savunmaya da kimse alınganlık dememeli, bu tasarımcının profesyonelliğinden kaynaklanan bir savunmadır. Günlerce üzerinde çalışılmış bir işi birkaç dakika içinde hazmetmeden yorumlamak için oldukça tecrübeli olmak lazım. En iyisi eleştiri işini zamana yayarak yapmaki bakalım aynı tasarımı yarında beğenecek misiniz ya da nefret mi edeceksiniz? Tabi bu yazdıklarım olgun bir tasarımcı için geçerli yorumlardır, müşterilerin çoğunlukla işinin ehli olmayan kişilerle muhatap olduklarını, ucuz oldukları için onları seçtiklerini ve tüm alışkanlıklarını bu tip kişilere göre biçimlendirdiklerini unutmamak gerek.

  5. Tasarımcı
    2 Şubat 2011 at 4:21 pm

    Paylaşım için teşekkürler. Kaliteli Bilgi
    Tasarımcı
    Tasarımcı
    Tasarımcı

  6. Tarkan Önal
    21 Şubat 2011 at 10:22 am

    Paylaşım için teşekkürler..
    Tarkan Önal
    Dekoratör
    Tasarımcı

Bir cevap bırakın
Captcha Captcha güncellemek için resime tıkla